REKLAM ALANI

Sony'den 'Yüzey' Açılımı

Yazan : Selim Çangır

Microsoft Surface artık yalnız değil. 2009 yılı Vision fuarında tanıtıldığından beri merakla beklenen Atractsys'in yüzeyi Haziran ayında piyasaya çıkıyor. Atractsy'in geliştirdiği geleceğin teknolojisini satın alan Sony tahmin edebileceğiniz gibi fazla zaman kaybetmeden yatırımı paraya dönüştürmek istiyor.

Mars'a Yolculuk 45 Gün

Yazan : Umut Aksoy

NASA'nın, Mars'a gidecek astronotlar için, Ad Astra Rocket ile ortak yürüttüğü yeni motor geliştirme sürecinde gelinen nokta, bilim alanında heyecan yarattı. Astronotların uzayda yolculuk yaparken maruz kaldığı radyasyonu en aza indirebilmek için çalışmalar yapılırken geliştirilen motorla Mars yolculuğu artık 6 ay değil, sadece 45 gün sürecek. Fakat motorun kullanımı 2017 yılını bulacak.

Engel Tanımayan Dahi

Yazan: Şule Şıkkibar

Onun yaşadığı dönemi gördüğümüz için şanslı mı saymalıyız kendimizi bilmiyorum ama teorilerinin ve buluşlarının gerçeklşetiğini görmemize ömrümüzün yeteceğini sanmıyorum.Çağımızın yaşayan en önemli bilim adamı Stephan Hawking 20 li yaşlarda geçirdiği tedavisi olmayan bir sinir sistemi hastalığı sebeiyle kaslarını kullanamıyor ve sandalyesindeki bilgisayar aracılığıyla konuşuyor.Fakat bu durumun onu hayata küstürmediği ortada.Yaptığı işlerle bu dünyada hepimizden daha fazla iz bırakacağı kesin=)

Work & Travel Çılgınlığı

Yazan : Selim Çangır

Bu yaz Work & Travel ile Amerika'ya gidecek biri olarak ilk yazımın konusu da bu olsun istedim. Öncelikle WAT nedir sorusunun cevabını vermeliyim.

Kyoto Protokolü

Gönderen yagmursofta 10:53 Paylaş

Yaşadığımız gezegenin şu an en büyük sorunu olarak nitelendirebileceğimiz konu küresel ısınmadır ve bunun etkisiyle gerçekleşmeye yüz tutmuş olan iklim değişikliği, canlı türlerinin yok olması,korkulu bir bekleyişe sürükledi bizleri.
Kyoto protokolü,küresel ısınma ve iklim değişikliği konusunda mücadeleyi sağlamaya yönelik uluslar arası tek çerçevedir.Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi içinde imzalanmış olup,bu protokolü kabul edip,imzalayan ülkeler,karbondioksit ve sera etkisine neden olan diğer beş gazın salınımını azaltmaya veya bunu yapamıyorlarsa salınım ticareti yoluyla haklarını arttırmaya söz vermişlerdir. 19972de imzalanan protokol 2005’te yürürlüğe girebilmiştir.bu sekiz senelik bekleyişin nedeni;bu protokolü imzalayan ülkelerin 1990’daki emisyonlarının(atmosfere saldıkları karbon miktarının)yeryüzündeki toplam emisyonun %55’ini bulması gerekmesiydi.bu orana bu süreç sonunda Rusya’nın katılımıyla ulaşılabilmiştir.
 
Sözleşmeye göre;
• Atmosfere salınan sera gazı miktarı %5’e çekilecek.
• Endüstriden,motorlu taşıtlardan ,ısıtmadan kaynaklanan sera gazı miktarını azaltmaya yönelik mevzuat yeniden düzenlenecek.
• Daha az enerji ile ısınma,daha az enerji tüketen araçlarla uzun yol alma,daha az enerji tüketen teknoloji çöp depolamada çevrecilik temel ilke olacak.
• Atmosfere bırakılan metan ve karbondioksit oranının düşürülmesi için alternatif enerji kaynaklarına yönelinecek.
• Fosil yakıtlar yerine örneğin bio dizel yakıt kullanılacak.
• Çimento,demir-çelik ve kireç fabrikaları gibi yüksek enerji tüketen işletmelerde atık işlemleri yeniden düzenlenecek.
• Termik santrallerde daha az karbon çıkaran sistemler,teknolojiler devreye sokulacak.
• Güneş enerjisinin önü açılacak,nükleer enerjide karbon sıfır olduğu için dünyada bu enerji ön plana çıkarılacak.
• Fazla yakıt tüketen ve fazla karbon üretenden daha fazla vergi alınacaktır.

Maddelere baktığımızda Kyoto sözleşmesinin,yaşayan her canlı için ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz.Türkiye’nin de gelişmekte olan bir ülke olduğunu düşünürsek,artan nüfusu,hızla büyüyen ekonomisi ve artan enerji gereksinimi ile sera gazı emisyonlarının artacağını tahmin edebiliriz.Ancak Türkiye bir taraftan sera gazı emisyonlarının azaltılmasını hedeflerken ,diğer taraftan sürdürülebilir kalkınma ilkesi çerçevesinde ekonomik kalkınmasını devam ettirme kararlılığındadır.
Kaynak : Çevre Bilim Dergisi

0 Response to 'Kyoto Protokolü'

Yorum Gönder